BEN NE ZAMAN İNSAN OLACAĞIM?
ELİF SOYKAN’IN,BİR RUHUN İNSAN OLMA YOLCULUĞUNU MİZAHLA ANLATTIĞI İLK KİTABI BEN NE ZAMAN İNSAN OLACAĞIM?
OKURLARLA BULUŞTU!
Elif Soykan, ilk kitabı Ben Ne Zaman İnsan Olacağım? ile edebiyat dünyasına mizahi ve felsefi bir giriş yapıyor. Yaşamda sonsuz bir yolculukta olduğumuz fikrini temel alan Soykan, hem eğlendiren hem de düşündüren kitabında tek amacı “insan olmak” olan bir ruhun varoluş yolculuğunu anlatıyor. Elmadan başlayıp yıllarca farklı bedenlerde yeniden ve yeniden hayat bulan ruh, trajikomik olaylarla dolu bu uzun yolculuğun sonunda insan olduğunda, asıl arayışın yeni başladığını fark eder. Absürt öğelerle bezeli kurgusu ve akıcı diliyle Ben Ne Zaman İnsan Olacağım?, “İnsan olmak ne demek?” sorusunu mizah yoluyla sorguluyor. Elif Soykan ilk kitabından elde edeceği gelirin tamamını, kendisinin de bir dönem gönüllüsü olduğu Türkiye Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfı’na bağışlayacak.
Yıllarca farklı bedenlere doğan bir ruh, başına geleceklerden habersiz yana yakıla insan olarak doğmayı bekler. İnsan olma isteği bir türlü yanıt bulmayan ve insan dışında doğduğu her bedende isyan eden ruh, yaşadıklarının sorumlusu olarak gördüğü Evren’den yardım istemesiyle kendini bambaşka bir diyarda bulur. İnsan bedeninde doğmanın hiç de düşündüğü gibi olmadığını anladığında ise artık çok geçtir. Büründüğü bedenleriyle yaşadığı karmaşık ilişkiler, onu yeni bir isyana sürükler. Bir türlü hayal ettiği gibi bir “insan” tecrübesi yaşayamayan ruh, kendini bir kısır döngünün içinde bulur. Bu kısır döngüden kurtulmanın tek yolunun, sonsuz oluş yolculuğunda kendini bulmaktan geçtiğini anladığında ise gerçek yolculuğu başlar…
Elif Soykan, İnkılâp Kitabevi’nin yükselen markası Üçüncü Göz’den çıkan ilk kitabı Ben Ne Zaman İnsan Olacağım?’da bir ruhun yolculuğu üzerinden yaşam ve ölüm konusunu mizahi bir dille ele alıyor. Sosyoloji eğitiminin ardından yurtdışında sinema ve televizyon alanında eğiti malan Soykan, ilk başta sinema filmi olarak kurguladığı kitabını ileride bir filme dönüştürmek istediğini ifade ediyor.

“Beden, özünü görmeni engelleyen parlak bir mücevherdir; ne kadar çok parlatırsan, ışığı seni o kadar kör eder.”
Bir elma, bir meşe ağacı, bir kedi… Yeryüzündeki her varlık, doğar doğmaz ne olduğunu bilir ve kendi yoluna devam eder. Peki ya insan? İnsan olmak, sonsuz bir varoluş bilmecesi, bitmeyen bir arayış… Evrenin devasa döngüsünde küçük ve muzip bir öz, sayısız kez dünyaya gelir. Bazen bir pazar tezgâhında, bazen bir ağacın köklerinde, bazen de bir kedinin sessizliğinde bulur kendini. Ama onun içinde tek bir arzunun ateşi yanar: İnsanlık mertebesine ulaşmak.
Ben Ne Zaman İnsan Olacağım?, eğlenceli bir üslubun ardında derin bir soruyu saklıyor: İnsan olmak ne anlama gelir? Hayata, varoluşa ve evrenin sırrına mizahi bir yolculuk sunarken, okuru da kendi 'insan olma' serüvenini sorgulamaya davet ediyor. Bu kitap, yaşamın karmaşıklığını hafif bir tebessümle anlatacak. En zor soruların, en basit cevaplarda gizli olduğunu hatırlatacak.
Editörlüğünü Funda Dündar’ın üstlendiği, kapak tasarımına Ece Koçal’ın imza attığı Ben Ne Zaman İnsan Olacağım?, raflarda ve internet satış sitelerinde!
ELİF SOYKAN HAKKINDA
MSGSÜ’de Sosyoloji okudu, ardından yurtdışında Sinema & TV eğitimi aldı. Reklam ajanslarında çalıştı, kültürel eğitim danışmanlığı yaparak dünyayı gezdi. Köklerini derinlere gömmek yerine yeryüzünde bırakan bir ağaç misali, salına salına yaşayarak hem kendine hem de hayata bağlanabileceğini keşfetti ve kendi mutluluğunu buldu. Aslında, çocukken asansör kapısındaki “2 Kişiliktir” yazısını görüp evine çıkabilmek için birinin daha gelmesini bekleyecek kadar kurallara sadık bir çocuktu. Ama içine doğduğu hikâye ve zaman zaman düştüğü trajikomik olaylar, dünyayı aynı ciddiyetle algılamasına izin vermedi. Anıları, yıllar sonra kulağına birer fıkra olarak dönmeye başlayınca, akıl sağlığını korumanın en iyi yolunun mizaha sığınmak olduğunu fark etti. Rüyalarını unutmamak için başladığı yazma macerası da reklam metinleri, köşe yazıları ve makalelerle devam etti. Böylece ilk kitabı Ben Ne Zaman İnsan Olacağım?’ı kaleme alarak hem yazmaya hem mizaha olan borcunu ödemeye başladı.